Akkuyu'da neler olacak?
Deniz Aytekin
Dün gece dünya basını Kanada'nın batı kıyılarında radyoaktif belirtilere rastlandığı haberleriyle ayağa kalktı. Kanada'nın British Columbia kıyıları açıklarında tehlikeli Sezyum134 maddesi tespit edildi. 2011 yılında yaşanan Fukuşima felaketinin etkileri, alınan tüm önemlere rağmen, dört yıl sonra kendini göstermeye devam ediyor.
2011'in mart ayında Tokyo'nun 209 km kuzey doğusunda yaşanan felaket, 160.000 kişiyi evlerinden etmiş, Çernobil'den bu yana yaşanan en büyük nükleer felaket olarak tarihe geçmişti. Yetkililer Fukuşima felaketinin zararlarının ne boyutta olacağını tam olarak kestirebilmek için birkaç yıla daha ihtiyaçları olduğunu belirtiyorlar.
Fukuşima felaketi neden yaşanmıştı?
Unutanlar için tekrarlayalım: Fukuşima felaketi Japonya'da yaşanan deprem nedeniyle değil, elektrik kesintisi nedeniyle ortaya çıktı. Ülkeyi sarsan 8,9 şiddetindeki deprem elektrik kesintisine sebep oldu. Nükleer santrallerin elektrik kesintisine en az toleransı olan tesis olduğunu hatırlatmakta fayda var. Bir nükleer tesiste bulunan her reaktör içerisinde yüksek miktarda radyoaktif madde bulunur. Her elektrik kesintisinde ya da basit trafo arızalarında nükleer santral, şebekeden elektrik alamadığından çalışmayı durdurur.
Reaktör içerisinde bulunan radyo aktif maddeler ise santralin çalışması dursa bile çok yüksek derecelerde ısı üretmeye devam ederler. Santralin durmasıyla beraber reaktörleri soğutan sistemler de durur ve santral saatli bir bombaya dönüşür. Sürekli olarak ısı üreten reaktör kısa süre sonra erimeye ve nükleer sızıntı yapmaya başlar.
Bu sızıntıyı engellemenin tek yolu, reaktörü sürekli olarak soğutmaktır. Bu da her bir reaktöre dakikada binlerce litre su sağlayan pompalar vasıtasıyla yapılır. Olası bir elektrik kesintisinde bu pompalara enerji sağlayan tek şey dizel jeneratörlerdir. Bu jeneratörlerin devreye girmemesi ya da yetersiz kalması durumunda nükleer sızıntıyı engellemenin hiçbir yolu yoktur.
Deprem şart mı?
Değil. Fukuşima'ya benzer bir tehlike, 2006 yılında İsveç'te bulunan Forsmark nükleer santralinde yaşandı. Basit bir elektrik kesintisi ile hem santral, hem de soğutma sistemleri devre dışı kaldı. Tesiste bulunan tüm ekranlar karardı ve soğutma jeneratörleri devreye girmedi. Bu denli gelişmiş bir tesiste bu durumda yapılacak tek şey oturup beklemekti. Kesintiden 20 dakika sonra mucizevi bir şekilde jeneratörlerden biri devreye girmeseydi, Fukuşima kadar büyük bir felaket yaşanacaktı.
Gelelim bizim topraklara...
Geçtiğimiz günlerde Akkuyu'da yapılacak ilk nükleerin izni meclisten geçti. Nedeni bile belirlenemeyen, ülkenin yarısını etkisi altına alan ve sekiz saatten uzun süren bir elektrik kesintisini daha birkaç gün önce yaşamışken Akkuyu'ya yeşil ışık yakılması, Türkiye'nin felaket yoluna girdiğini açıkça ortaya koyuyor. Üstelik nükleer tesis haberleri Akkuyu ile de sınırlı kalmıyor, cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan nükleer tesis sayımızın üçe çıkarılacağını müjdeliyor.
Geçtiğimiz yıl Manisa'da 30 yıldır çalışmayan nükleer santralde yapılan spontan bir kontrolde insan sağlığını tehdit edecek derecede sızıntı tespit edildiğini hatırlatmak isterim. Hal böyleyken, üç nükleer santralimizden ilki olan Akkuyu'nun pimi bu sabah çekilmiş oldu. İhale'nin, 25 Aralık tape'lerindeki 'Bu milletin a... koyacağız' sözleriyle hatırladığımız Mehmet Cengiz'in yönetim kurulu başkanlığını yaptığı Cengiz Holding'e verildiği açıklandı. Akkuyu'ya yapılacak santralin maliyeti ise 20 milyar dolar.
Birinci derece deprem kuşağı üzerinde bulunan bu ülkede bir deprem olacak ya da nedeni belirlenemeyen bir elektrik kesintisi yaşanacak. Soma'da olduğu gibi bu tesiste de işler usulüne uygun yapılmayacak ve ileri teknolojiye sahip Japonya, İsveç gibi ülkelerin bile yönetemediği krizler, bizim elimizde patlayacak. Akkuyu sızdıracak, Akkuyu patlayacak, Akkuyu eriyecek ve yaşananlar çarpıtılacak, sayılar gizlenecek, alışık olduğumuz senaryolar bir kez daha yaşanacak. Tüm dünya nükleeri terk ederken nükleer enerjiye geçiş yapma girişimimizin bedelini bizimle birlikte tüm dünya ödeyecek ve Mehmet Cengiz'in hayalleri gerçek olacak.
Hakkımızda hayırlısı.
Size hayranlığımızı sunuyoruz değerli Deniz Aytekin.
@denizaytekin